Somatoform Bozukluklar
Somatoform bozukluklar 5 kategori altında incelenebilir. Bunlar; somatizasyon bozukluğu, konversiyon bozukluğu, ağrı bozukluğu, yapay bozukluk ve hipokondriyazistir.
Somatizasyon bozukluğu; organik bir rahatsızlık bulunamamasına rağmen bireyde çeşitli fiziksel şikayetlerin (baş ağrısı, boyun ağrısı vs.) görüldüğü bir tablodur. Bu kişiler psikiyatrist ya da psikoloğa gelmeden önce çoğunlukla birçok branş doktoruna muayene olmuşlardır ve bir sonuç alamamışlardır. Genelde ruhsal tedaviye son çare olarak başvurdukları görülebilir. Bu bozukluk çoğunlukla stresin veya farklı ruhsal bozuklukların bedene yansıması olarak görülebilir. Bu kişilerin çoğunlukla duygusal farkındalığı ve duygularını ifade edebilme becerileri düşüktür. Dolayısıyla duyguların bastırılması sonucu somatik şikayetler görülmeye başlanmaktadır. Biz daha rahat anlayabilmek için insanı bedensel ve ruhsal olarak bölsek de insan, bütüncül biyopsikososyal bir varlıktır. Dolayısıyla biyolojik yapımız psikolojik yapımızı, psikolojik yapımız ise biyolojik yapımızı etkilemektedir. Utandığımızda yüzümüzün kızarması, kaygılandığımızda kalp atışlarımızın hızlanması, öfkelendiğimizde ellerimizin titremesi bu gerçekliği basit olarak örnekleyebilecek durumlardandır. Yani bir bakıma kişi sıkıntılarını sözlü ifade etmek yerine bedensel olarak ifade etmeye çalışmaktadır. Örneğin; birisi çok sinirlendiğinde ve bunu uygun bir şekilde ifade edemeyip bastırdığında ağzının içinde yaralar çıkabilir. Bu bozukluk için şu nokta önemlidir; kişide gerçekten gerekli tetkikler yapıldığında bir organik rahatsızlığın bulunmaması gerekir. Örneğin; ülser rahatsızlığı stresle çok ilişkilidir. Çok strese maruz kalınması sonucu ülser tablosu ile karşılaşılabilir. Ancak böyle bir durumda kişide gerçekten tedavi edilmesi gereken organik bir rahatsızlık da vardır. Kişinin ülserinin tedavi edilmesinin yanında stres etkenlerini azaltmak açısından yine psikoterapiye başvurulabilir. Fakat gerçek organik bozukluğun olduğu bir tablonun mutlaka anlaşılması ve araştırılması gerekmektedir.
Konversiyon bozukluğu “ağır stres durumlarında kişinin geçici olarak duyu yitimi yaşaması ya da bayılma gibi belirtiler göstermesi” durumu olarak tarif edilebilir. Yine aslında yukarıda bahsettiğimiz gibi psikolojik bir tablonun bedensel belirtiye dönüşmesidir. Kişi çok gerilim yaşadığında ya da benlik bütünlüğünü sarsacak bir durumla karşılaştığında bundan kurtulabilmek için kendini bir bakıma korumaya almaktadır. Bazen bu belirtiler kişiye “kendisiyle ilgilenilmesi” gibi ikincil kazançlar da sağlamaktadır. Bayılma, görme ve işitme yetisini kaybetme, konuşamama veya felç tablosuna benzer bir tablo ile karşılaşılabilir. İnsanlar organik bir tablo çıkmadığında kişinin bunu isteyerek yaptığını düşünebilirler. Ancak bunu yaşayan kişi organik bir temeli olmasa da gerçekten bu belirtileri yaşamakta ve bilinçli bir şekilde yapmamaktadır. Tamamen bilinçdışı süreçler etkilidir.
Ağrı bozukluğu; kişide organik nedenle açıklanamayan ve uzun bir süre devam eden ağrıların olduğu bir tablodur. Ağrılar genelde belirsizdir ve hiçbir hastalığın belirtisi gibi görülmez. Bazen tüm vücutta dolaşabilir.
Yapay bozukluk: Bu hastalar herhangi bir çıkar amacı gütmeden tıbbi yardım almak amacıyla hastalığı taklit etmekte ya da mevcut hastalığın semptomlarını arttırmaktadır. Bu kişiler çocuklarında çoğunlukla hiç sevgi ve ilgi görememiş kişilerdir. Ağır travmalar ve ihmal durumları olabilir. Bilinçdışı bir şekilde anne babasından çocukluğunda göremediği ilgiyi ve sevgiyi sağlık çalışanlarına yöneltmekte ve onlardan ilgi beklemektedir. Onun hedefi hasta rolünde görünmektedir. Bundan zararlı çıkacak olsa dahi devam edebilir. Bu bozukluğun temaruz ve konversiyon bozukluğundan ayrımının doğru yapılması gerekmektedir. Konversiyon bozukluğunda hasta bilinçli olarak semptom çıkarmaz. Tamamen bilinçdışı bir motivasyon vardır. Onun derdi hastane yatışı veya tıbbi yardım almak değildir. Temaruzda da bilerek hasta rolüne bürünme vardır ancak yapay bozukluktan farklı olarak onun belirgin bir kazancı vardır (Hapishaneden kurtulmak, okuldan kaçmak vs.).
Hipokondriyazise ayrı bir başlıkta değinilmiştir.